The Mandalorian‘ın en etkileyici parçalarından birisi (Baby Yoda hariç) kesinlikle proje tasarımlarıdır. İzlenme rekorları kıran bir dizi için oldukça düşük bütçeyle çekilmiş olan The Mandalorian, televizyon tarihinde bir ilki gerçekleştirdi diyebiliriz. Sezonun yarısından fazlası, tam dijital ortamlar yaratmak için 20 fit yüksekliğindeki dev LED video ekranlarını kullanan Industrial Light & Magic‘in yeni StageCraft teknolojisi ile birlikte çekildi.
Bu ortamlar, ILM‘nin Epic Games‘in Gerçek Dışı Motoru ile birlikte inşa edilikten sonra, bitmiş projeyi oluşturmak için aktörler ve fiziksel set ögeleri (uzay gemisi parçaları veya hız bisikletleri gibi) etrafında yansıtılan tamamen dijital kreasyonlardır. Bu etkinin bir parçası olarak, LED ekranlar aslında daha sonra maliyet olmadan konum çekimini çoğaltan sorunsuz bir efekt için kamera da çekildiler. (3B ortamlar özellikle aydınlatılır ve bunu gerçekleştirmek için kameranın perspektifinden işlenir.)
Geleneksel green screen kurulumu ile karşılaştırıldığında sanal setlerin gerçek yararları da vardır. Aktörler aslında ekranlarla dolu bir sette olduğundan, onlar daha sonra eklenecek efektleri hayal etmek yerine, aslında çekim yaparken arka plandaki şeyleri görebilir ve bunlara göre tepki verebilir. Bu aynı zamanda, dijital setlerden gelen ışık setinde de mevcut ve aktörler aynı sahnedeymiş gibi fiziksel unsurlar ile etkileşime girebilir. Mando ve Baby Yoda‘nın ateşin etrafında olduğu çekimler, Mando‘nun zırhından gün batımının parlamasıyla doğru bir görüntüye sahip çünkü o ışık aslında sette. Gerçek bir güneş yerine LED ekrandan geliyor.
Ayrıca, ekranlar sadece dijital olarak yansıtılan 3B ortamlar olduğundan, hareket ettirilebilir ve anında düzenlenebilir. Belirli bir çekim için arka planda bir dağın olduğu yeri beğenmiyor musun? Sadece etrafında hareket ettirin, ya da tamamen silin. ILM, Millennium Falcon‘un pencerelerinin dijital ekranlar olduğu mevcut filmlerde bu tür efektleri kullanıyordu ve hiper uzay atlayışlarının ışık efektini kameradaki aktörlerin yüzlerine yansıtılmasını sağlıyordu. Ama The Mandalorian çok daha büyük bir ölçekte teknolojiyi aldı, bir 270 derecelik yarım daire LED video duvarı ve tavan ile 75 metre genişliğinde bir set oluşturdu.
Yine, StageCraft hakkında tam bir görünüm elde etmek için ILM‘nin videolarına göz atın. Ama bu teknolojinin en iyi yanı, The Mandalorian ilk sezonu bu yeni teknoloji için sadece bir başlangıçtır. Şirket geçtiğimiz aylarda StageCraft‘ın film yapımcıları ve dizi sorumluları tarafından kullanılabilir hale gelecek olduğunu duyurdu. Bu Uçtan uca bir çözüm olarak dünya çapında, dijital set teknolojisi gelecekte çok daha fazla TV şovları ve filmler de gösterileceği anlamına gelebilir.
| Kaynak : theverge.com |
Umarım bu teknoloji yaygınlaşır