Yaklaşık 10 gündür Harry Potter evrenine ait fan filmlerini izleyerek kendimizce değerlendiriyoruz. Fakat bugün ele aldığımız dördüncü yapım olan James Potter ve Kayıp Asa diğer filmlerden çok daha farklı. Sebebi de başlıktan da gördüğünüz gibi; ilk yerli hayran filmi olması. “İlk yerli Harry Potter fan filmi, ilk yerli fan filmi, ilk gençlerin başarısını taşıyan fantastik film…”
Harry Potter efsanesi her ne kadar son bulsa da seriye olan ilgili insan sayısı “özellikle ülkemiz için” her geçen gün artmaktadır. Ülkemizden de böyle bir yapımın gelmemesini asla bekleyemeyiz. Aynı zamanda James Potter hikayesinin ikinci bir filminin daha geleceğini sizlere bildirip incelememize başlamak istiyorum. Keyifli okumalar…
İçindekiler
James Potter’ın Hikayesi
Bir ölüm yiyen olan Franklien Nacter ile filmimizin konusuna ilk girişimizi gerçekleştiriyoruz. Franklin, Azkaban hapishanesinden kaçan ve Voldemort‘un yandaşlarından olan bir katildir. James‘in gördüğü bir rüyadan sonra Azkaban dan kaçması da oldukça ilginç bir durumdur. Ki zaten böyle bir olayın denk gelmesi de ana karakterlerimizin dikkatini çekmiştir.
Olayı araştırırken James, Profesör Jackson ve Franklien Nacter arasında geçen bir konuşmaya bizzat şahit olur ve bölüm arkadaşı “Charlie” ile birlikte karanlık planlarını durdurmak için plan yaparlar. Fakat hazırladıkları plan her ne kadar tehlikeli olsa da James babasının bu olaydan haberinin olmasını istememiştir.
Voldemort Geri Dönebilir mi?
James, Profesör Jackson ve diğer ölüm yiyenden önce davranıp yaptıklarını planı bozmak için Mürver Asa yı alır fakat geri dönemeden yakalanır. Ve aralarında “ufak çaplı” bir savaş çıkar ve sonucunda da iki taraftan da kazanan olmaz.
Olaylardan haberi olan Harry Potter, Hogwarts‘a gelir ve James‘e bir not bırakıp ortalıktan kaybolur. Final sekansımızda da James ve Charlie vedalaşıp evlerine dönerler…
James Potter ve Kayıp Asa Hakkında Düşüncelerim
Açıkçası filmde çok fazla diğer Harry Potter filmlerine benzettiğim noktalar vardı. “Özellikle Felsefe Taşı ve Ateş Kadehi‘nden esinlenilmiş” Ayrıca ses ve görsel efekt kısmında da ufak tefek sıkıntılar vardı. Fakat yerli bir yapım olduğunu ve gençlerin ellerinden çıktığını hesaba katarsak işin rengi değişiyor.
Türk sinema sektörünün bilimkurgu alanında ne seviyede olduğunu anlatmama gerek yoktur. Böylesine bir yapımın da ülkemizden çıkması olukça tatmin edici. Çok büyük bir beklenti içerisinde izlenmemesi ama bir şans verilmesi gerektiğini düşündüğüm bir yapım. Ekibe de ayrıca başarılar diliyorum.