Süper Kahramanların Trajik Hikayeleri

Süper kahramanlar dünyayı ve diğer gezegenleri kötülüklerden koruyorlar fakat bu süper kahramanlar nasıl ortaya çıkıyorlar? Gökten bir şimşek çakıyor bumm SHAZAM!! Yok ya böyle değil, neredeyse her bir süper kahramanın geçmişinde trajik ve acı dolu olaylar, ölümler, kaybedişler yatıyor. Süper kahraman olmalarının da bir sebebi bu olarak gösterilebilir. Gelin en bilineninden birkaç süper kahramanın yarasını deşelim.

Superman

Krypton gezegenindeyken kafa kağıdında ismiyle Kal-El (İbranice tanrının sesi). Kripton patlamadan önce, babası Jor-El ve annesi Lara onu dünyaya yollar. Sarı güneşi görünce Kal-El bir güçleniyor bir güçleniyor ufff ama bu güçleri gençlik zamanlarına kadar fark edemez. Farkına varınca sen gel Superman ol, suçluları patakla. Neyse biraz toparlayalım, Superman’in doğduğu gezegen patlıyor, tüm ırkı yok oluyor, yalnız kaldı mı? Anne-babası da vefat ediyor patlamada sizlere ömür. İşte bu yüzdendir, Superman’e gezegeninden bir taş parçası göster valla dayanamaz, bir üzülür bir üzülür tüm gücünü kaybeder. Memleketin taşı toprağı bir değişik oluyor tabi…

Batman

Thomas Wayne ve Martha Wayne’in oğlu Bruce Wayne. Aile zengin zaten biliyosunuz, opera çıkışı Joe Chill isimli bir sokak serserisi elinde silah Bruce, annesi ve babasını durduruyor falan babası karşı çıkıyor, ufak bir arbede sonra Bruce öksüz kalıyor. Yaşadığı travmayı düşünsenize gözünüzün önünde anne ve babanız vuruluyor, düşünmesi bile kötü. Peki, neden Batman, çünkü Batman önemli bir ilimizdir. Dur tamam gitme altı üstü bir espri yaptık, tamam haklısın bölesi de olmaz. Neyse pencereden bir yarasa girer ve Bruce intikam almaya, Gotham’ı tüm suçlulardan temizlemeye yemin eder. Gece gündüz çalışır, güçlenir, kendini geliştirir. Dövüş makinesi haline gelir tabi ki protein tozu sayesinde lütfen yani. Adam hem çok zeki, hem çok zengin, hem de protein tozu. Kısacası ağır bir aile travması ve intikam duygusu ile harmanlanan karakteri çok sert ve katı bir hal alır.

Tüm zorluklarla tek başına mücadele edebilen, sakin/olgun kişiliği ve sürekli “I’m Batman” demesiyle tanınan süper kahramanımız Batman ilçesinde malikanesinde… Ya tamam tamam sustum :D

Deadpool

Wade Wilson isminde bir kiralık katil, paralı asker. Kısa bir özet geçicem elbet herkes izlemiştir Deadpool’u. İzlemediysen hadi geçmiş olsun. Wilson başarısız bir görev sonrası, tam da âşık olduğunda kansere yakalanır. İyileşmek için Wolverine’den bildiğimiz Weapon-X deneysel programına katılır, deney bir halta yaramayınca sıra işkenceye gelir. İşkenceler sonucu deneyler etkisini gösterir ve çürük avakado gibi derili Deadpool ortaya çıkar. Deadpool ismi de bir kumar tablosu var ordan geliyor, işkenceler ve vücudundaki kansersi doku, görünüşü psikolojik dengesini bozuyor. Böylelikle tanıdığımız, sevdiğimiz Deadpool ortaya çıkıyor. Sonsuz iyileşme ve ölümsüzlük, alın size ek bilgi: Ölümsüzlük, Weapon-X’den değil Thanos muska yaparak Deadpool’u lanetliyor. Şimdi travma nerde, şöyle söyleyeyim size çok uzun süre boyunca işkence çekiyor, sevdiği kadından ayrı ve intihar edemiyor. Muska koruyor tabi…

Hulk

Bruce Banner, henüz çocukken babası annesini gözleri önünde öldürür. Babası bir akıl hastanesine kapatılır. Her kahraman gibi Bruce da travmalı bir başlangıç yapmış yani. Sonrasında okulda hayatına asosyal biri olarak devam eder ve nükleer fizik alanında doktorasını yapar. İcat ettiği gama bombası patlamasında arkadaşının hayatını kurtarmak için kendini feda eder ve iri yarı yeşil dostumuz ortaya çıkar. Küçüklüğünden beri beslediği kin ve nefret, bastırdığı duyguları, öfkesi onu güçlü kılıyor (bence yani, hatırlasanıza Avengers’da ‘Ben her zaman öfkeliyim’ demişti. Bir insanın içinde her zaman öfke varsa, o öfke bastırılmıştır ve uzun bir geçmişi vardır tabi ki yine bence). Kurşun-lazer-füze geçirmez desek de yaralanabiliyor fakat şöyle bir olay var iyileşme özelliği, sen bilmem çok seri saldırılarla veya kimyasal silahlarla Hulk’u yavaşlattın, hadi yaraladın. Eee, Hulk daha da sinirlenecek ve iyileşme gücü tavan yapıp aradaki farkı çok rahat kapatacak. Hulk ayağa kalktıktan yapabilceğin tek şey 3 kulhu 1 elham, amin.

Daredevil

Matthew Murdock’un babası eski bir boksördür ve oğlunun okuması için dövüşüyordur. Oğluna şiddetin kötü bir şey olduğunu gayret gösterdi ve kendisini bol bol kitap okumaya ve derslerine çalışmaya teşvik etti. Böylelikle Matthew kitap kurdu oldu ve arkadaşları ona Daredevil (gözü pek) demeye başladı. Babasından gizli kendini koruyabilmek için fiziksel bir eğitime başladı. Buraya kadar olaylar güzel, olaylar Matthew’in yaşlı birini kamyon kazasından kurtarırken gözüne sıçrayan radyoaktif maddenin onu kör etmesi fakat diğer 4 duyusu en üst düzeye ulaşmış. Bakın Matthew bi yaşlıyı kurtarıyor, üstüne üslük gözlerine bir şey sıçrıyor ve o sıçrayan şey radyoaktif bir madde. Vay be! Babası oğlunun geleceği için daha fazla para biriktirmesi gerektiğini düşünür ve bir mafya ile anlaşır. Olay uzun öldürüyorlar babasını sonra Matthew intikam almak istiyor. Sabahları avukat akşamları Daredevil.

Spider-Man

Peter Benjamin Parker, bebekken ailesini bir uçak kazasında kaybetmiş ve amcası Ben ve halası May tarafından büyütülür. Zeki bir çocuk olan Peter, Flash Thompson tarafından dalga geçilen ama okulun popüler kızı Gwen Stacy’e âşık bir genç. 15 yaşında bilim fuarında deneysel çalışmalarda kullanılan bir örümcek tarafından ısırılır ve sonra örümcek güçlerine sahip olur. —Valla bizi örümcek ısırsa en fazla hastanelik oluruz, Peter süper kahraman oluyor—  Hayata başlarken kaybetmiş, kendine bir faydası olmayan bu genç bir anda dünyayı kurtaracak potansiyele sahip oluyor. Ama Örümcek Adam olmadığı zamanlarda da  hala bildiğimiz ‘Ezik Peter Parker’. Dünyayı kurtarabilecek potansiyele sahip olmasına rağmen ne Ben amcasını ne de Gwen’i kurtarabiliyor. Sakarlığı ve yaptığı içten esprilerle gönlümüzde taht kuran Örümcek Adam da hayata 1-0 geri başlayarak süper kahraman olanlardan.

Punisher

Bu 8 süper kahraman arasındaki en gerçekçi hikayeye sahip olan, bence, Punisher’dır. Frank Castle ve ailesi hafta sonu piknik yaparken bir mafya cinayetine şahit olurlar. Geride tanık bırakmak istemeyen bu katiller açtıkları ateş sonucu Frank’in eşini, kızını ve oğlunu öldürürler. Fakat Frank bir şekilde yaşar. Artık  Frank için suçluların cezasını kesmekten daha önemli bir şey kalmamıştır. Polis kayıtlarından, ailesini katleden suçluları tanır ve polis gerekenin yapılacağını söyler. Fakat hiçbir şey yapılmaz çünkü polislerin bu suç örgütü ile çok derin bağları vardır, yüksek rütbeli polislerin bazıları bu suç örgütünden rüşvet almaktadır. Polislerin hiçbir şey yapmadığını gören Frank, suçluların alabileceği tek cezanın fiziksel yokoluşları olduğuna karar verir. Zaten vücut zırhındaki kurukafa da bunu sembolize eder. Bir konuya açıklık getirelim, neredeyse herkes Punisher’ın ailesinin intikamını almaya çalıştığını zannediyor fakat aslında tüm kötüleri cezalandırmak istiyor.

Gençlik yıllarından beri kötülük yapanlara tahammül edemeyen Frank, sahip olduğu olağanüstü askeri becerileri ve çok sıkı çalışmasıyla yenilmez bir hal alıyor. Açıkcası Punisher’da yok yok, olağanüstü savaş yetenekleri, çeviklik, stratejik zeka, yetenekli bir hacker ve programcı oluşu, her silahı kullanabilmesi, uçak-helikopter kullanmayı bilmesi… Her ne kadar acımasızca bir cezalandırma şekli olsa da, her türlü en sağlam karakterlerden biri olduğunu söyleyebilirim. Saygılar…

Okumak isterseniz: 2020 Yılında Çıkacak Süper Kahraman Filmleri