Kağıttan Hayatlar Film İncelemesi: Nerede Bu İyi Anneler?

Netflix‘in yeni Türk yapımı projesi olan Kağıttan Hayatlar bugün yayınlandı. Ayla ve Müslüm filmlerinden aşina olduğumuz bir isim olan Can Ulkay tarafından yönetilen filmin senaristliğini Ercan Mehmet Erdem üstleniyor. Çağatay Ulusoy, Emir Ali Doğrul, Ersin Arıcı, Turgay Tanülkü, Selen Öztürk gibi isimlerin başrol koltuğunda bulunduğu bu filmi bugün izledik. İsterseniz hemen incelememize başlayalım…

Kağıttan Hayatlar Filminin Konusu

Böbrek yetmezliği olan ana karakterimiz Mehmet ile birlikte Kağıttan Hayatlar filminin ilk sekansına girişimizi gerçekleştiriyoruz. Çocukluk ve gençlik yıllarını sokakta çöp toplayarak harcayıp bu zamanlarında geçimini yine aynı şekilde sağlayan Mehmet, kim olduğunu pek bilmediğimiz Ali ile karşılaşır. Ali üvey babası tarafından darp edilen ve annesinin onun kaçmasını istemesi sonucu Mehmet ile karşılaşan 8 yaşında bir çocuktur. Bir şekilde para kazanıp annesini üvey babasından kurtarmak isteyen Ali başlangıçta Mehmet ile birlikte dostane bir arkadaşlık kurmaya başlar.

Mehmet, Aliyi aynı kendisi gördüğü ve onun hayatının da kendisi gibi olmasını istemediği için her ne kadar hastalığı olsa da en iyi şekilde kararlar almaya çalışır. Ali ile birlikte güzel vakitler geçirir, karnını doyurur kısacası bir baba misali Ali için her şeyi yapmaya çalışır. Mehmet‘in çocukluğunda elinden tutan Tahsin, Ali ile ilgili durumu öğrendiğinde çocuğun acilen “bu çöplükten” gitmesi gerektiğini söyler fakat Mehmet asla Tahsini dinlemez ve Ali yi yanında tutmaya devam eder. Ayrıca arada şöyle bir gönderme alırız: “Nerede bu iyi Anneler?”

Her şey güzel gider iken Ali bir şekilde kandırılıp uyuşturucu tüketir ve çok garip davranışlar sergilemeye başlar. Bu davranışların arasında Mehmet‘e aslında annesi ile olan tek fotoğrafındaki o çocuğun kendisi olduğunu söyler fakat Mehmet her ne kadar “O çocuk sen değilsin, benim” dese de Ali hiçbir şekilde Mehmet‘i dinlemez. Sonrasında da final sekansımıza giriş yapmaya başlarız.

Mehmet aslında Ali‘nin annesine çocuklarının yanında olduğunu, merak etmemesi gerektiğini söylemek için gittiği yolda bir kavgaya karışır ve ağır yaralanır. Gözünü hastanede açtığında da Ali‘nin kaybolduğunu öğrenip onu geri almak için evini basmaya gider. Fakat bu noktada evindeki insanların Ali‘nin ailesi olmadığını, Ali’nin ailesinin de artık o evde yaşamayıp kaçtıklarını öğrenip Mehmet‘in Ali olduğunu öğreniriz. Yani aslında Mehmet film boyunda bir çeşit “şizofrenik” hareketler sergilemiş ve Ali olarak tanıdığımız çocuğun hikayesinin Mehmet olarak izlediğimiz “Mehmet Ali” karakterin hikayesi olduğunu öğrendik. Yaşadığı şok etkisi ağır gelmiş olsa ki karakterimiz dışarıda bir yerlere yığılıyor ve oracıkta ölüyor.

Kağıttan Hayatlar Film İncelemesi

Öncelikle filmin göz bebeği 2 isim hakkında düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Çağatay Ulusoy aslında bu film ile birlikte benim gözümde Hakan: Muhafız‘da sergilediği oyunculuğu kurtarma çabasında denilebilir. “Peki kurtarabildi mi?” Diye soracak olursanız, nispeten evet derim. Fazlasıyla karizmatik olan ve gelecek vadeden yapımlarda yer alan oyuncumuz için aslında “Şahane bir oyuncu” demek pek yerinde olmayabilir. Fakat rolü de iyi üstlenmiş sayılır. Bir diğer oyuncumuz Emir Ali Doğrul da gerçekten başarılı bir şekilde karaktere hayat vermiş bence. Yaşına göre iyi bir oyuncu olduğunu düşünüyorum.

Filmin gidişatı aslında biraz garipti. Başlangıçta ben Ali‘nin dolandırıcı bir aileden geldiğini ve Mehmet‘in paralarını çalacağını düşünmüştüm fakat film biraz ters köşe yapıp iki karakterin aslında aynı kişiler olduğunu gösterdi. Bu bana biraz George Clooney‘nin yönetmenliği üstlendiği The Midnight Sky filmini anımsattı ama olsun film yine de başarılı bir dram filmi ve son sekans ile birlikte “ben iyi bir dram filmiyim” hissiyatını gerçekten de izleyiciye aşılıyor.

Netflix‘in Türkiye için yaptığı orijinal yapımlarından bir diğeri olan Kağıttan Hayatlar geneline bakıldığında Türk sinema sektörü için fazlasıyla başarılı, Netflix platformu için ortalama kaldığını söyleyebilirim. İzlenmesi için bir şans verilmesi gerektiğini düşündüğüm, güzel bir yapım. Filmi izleyenlerin de düşüncelerini yorumlara bekliyorum…